Sevdigim filmleri paylasmak istedim...

Tuesday, June 19, 2007

The Queen and Notes on a Scandal / Kralice ve Skandal



Bu sene Oscar toreninden once en iyi film odulune aday filmler arasindan sadece birini izleyebilmistim. En iyi film odulunu alan The Departed'a yonetmeni Martin Scorsese oldugu icin ve Leo oynadigi icin sevinmis, ama en iyi kadin ve erkek oyuncu dallarinda odul alan Helen Mirren ve Forest Whitaker'in bu odullere layik olup olmadiklarini bilememistim. Helen Mirren'i genelde oyunculuk yonuyle takdir ederim. Forest Whitaker'i ise sadece Panic Room'daki roluyle hatirliyordum.

Gectigimiz haftalarda izledim Kralice'yi. Bekledigimden daha soguk, kisisellestiremedigim bir film oldu. Belki bu bilerek yapilmisti. Ne de olsa konu, kraliyet ailesiyle ilgiliydi. Film, Lady Di'nin olumunden sonraki bir hafta icinde gecen olaylari ele aliyor. Helen Mirren Kralice Elizabeth'i Michael Sheen ise Tony Blair'i canlandiriyor. Tum dunyada buyuk yankilar uyandiran Diana'nin olumu, sarayda uzucu ama sonucta kisisel bir olay, fazla buyutmeye gerek yok, belki bir nebze, kendi etti kendi buldu tavriyla karsilaniyor. Daha yeni secilmis olan basbakan Blair ise olaya biraz daha duygusal, daha insancil yaklasilmasini istiyor ve sarayi da bu cizgiye getirmeye calisiyor. Kucuk yastan beri kralice koltugunda oturan ve duygularini belli etmemeye alismis, ve soylulugun vermis oldugu statuyu sonuna kadar kullanan kralice, biraz dirense de sonunda halktan gelen baskiya dayanamayip, televizyona cikip bir aciklama yapiyor.

Filme kotu demiyorum. Oyunculuk olarak da fena degil. Bazi yerlerde Tony Blair'in imaji biraz abartilmis gibi geldi ama bunda suanki Tony Blair imajinin benim gozumde pek de pozitif olmamasinin yeri var, malum Irak savasi,vs... Diger yandan Kralice'nin yardimcisi Janvrin'i oynayan Roger Allam ve Prens Charles'i oynayan Alex Jennings izlemeye degerdi. James Cromwell'i LA Confidential'dan beri hep o filmde canlandirdigi karakterle hatirladigim icin burdaki rolune isinamadim. Anne Kralice de iyiydi, ve de Blair'in karisi...



Gelelim Skandal'a. Az once izledim bu filmi. Oldum olasi Cate Blanchett'in oyunculugunu sevmisimdir. Judi Dench te bugune kadar kendini kanitlamis buyuk bir oyuncu. Filmin konusu da cok guncel. 15 yasindaki erkek ogrencisiyle iliskiye giren 37 yasindaki bayan ogretmen, ve bunu ogrenip ogretmen arkadasina guya sirdas olan yasli, yalniz diger ogretmen. Film Cate'i Shebasiyla Judi'nin Bar'i arasindaki iliskiyi ele aliyor. Aslen bir romandan uyarlama olan senaryo, karakterleri cok guzel ortaya koyuyor.

Sheba, varlikli bir aileden gelen, sanata merakli bir burjuva. Kendisinden yasca buyuk bir adamla evli, delikanli bir kizi ve 12 yasinda Down sendromlu bir oglu var. Hayatinin son on kusur yilini ogluyla ilgilenmekle gecirmis, bir nebze evliliginden ve yasadigi hayattan bunalmis biri. Bu yuzden ogretmenlige basliyor. Gittigi okulda Barbara adinda yasli bir tarih hocasiyla arkadas oluyor. Aslinda bu arkadaslik tesadufi degil. Bar, Shebayi okula geldiginde gozune kestirmisti zaten, ve bir yolunu bulup onunla dost olmak istiyordu. Bu esnada Sheba, siniftan Steven isimli bir ogrenciye ekstra sanat dersi vermeye basliyor. Birseyler yapiyor olmanin verdigi bir sevinc ve takdir edilme duygulari, zaten hayatinda hiseediyor oldugu bosluklari dolduruyor ve zamanla bu capkin ogrencisine o da ilgi duymaya ve onun duygularina ve isteklerine karsilik vermeye basliyor. Bir aksam okuldaki studyoda ogrencisiyle beraber olurken bunu Bar goruyor ve gelsin bundan sonra tehditler. Sheba'ya gorduklerini kimseye anlatmayacagini ama bu iliskiyi hemen bitirmesini soyluyor. Sheba soz veriyor ama ne mumkun, duygularina esir olup devam ediyor. Zaten bu raddede Bar icin bir saplanti haline gelen bu dostluk aslinda iliskiyi bitirmedigini ogrenmesiyle iyice cigirindan cikiyor. Sheba da ne yapacagini bilemez halde, bir tarafta ailesi, bir tarafta cazibedar ogrencisi, bir tarafta dostu bildigi Bar. En nihayetinde olaylar cigirindan cikiyor ve okul idaresi olanlari ogreniyor (Bar'in sayesinde) ve sonuc olarak ikisi de okuldan atiliyor ama Sheba hala Bar'in kendisini ele verdiginden habersiz. Evinden bir muddet ayrilmak zorunda kalan Sheba Bar'in yaninda kalirken, bu yasli kadinin sirlarini ogreniyor ve bir guzel kavgaya tutusuyorlar. Filmin sonunda Sheba kocasina ve cocuklarina donuyor, Bar ise kendisine yeni bir kurban pardon yeni bir dost aramaya koyuluyor.

Film cok guzel islenmis, karakterler ve yasanan olaylar cok derin ve inandirici. Herkesin hayatinda kimi zaman kendini alamadigi saplantilari ya da icinden cikamadigi problemleri olmustur. Bu tur durumlarda yanimizda bir dost hepimiz isteriz. Ama bu dostluklar da bir nevi saplantiya donusebiliyor. Ya da gorunuste masum gibi gelen iliskiler aslinda cok tehlikeli olabiliyor.

Gelelim karsilastirmaya... Skandal en iyi film kategorisinde aday degildi. En iyi bayan oyuncu odulu icin ise, -simdiye kadar sadece Kate Winslet'in filmini seyretmedim-bence Penelope Cruz ve Judi Dench Helen Mirren dan daha iyi oynamislar. Belki Helen Mirren bu kategorideki hemem hemen butun odulleri topladigi icin Oscar da bi biz mi sivrilelim diye dusunmus olabilir ya da daha sansasyonel olmayan bir oyunculugu tercih etmis olabilirler ama keske bu bayanlarin hepsine birer heykelcik verilebilseydi.

P.S. Skandal icin yazilmis su elestiriye de bakabilirsiniz. Guzel bir analiz...Surda da Kralice'yle ilgili bir yorum var.
http://www.sinefolio.com/kralice-the-queen/

Muhabbetle, iyi seyirler!

No comments: