Sevdigim filmleri paylasmak istedim...

Sunday, March 04, 2007

The Departed / Kostebek


Listemdeki filmlerin ilkiyle basliyorum.

2007'nin cok odullu filmlerinden biri The Departed. 5 Oscar'a aday gosterildi, 4 tanesini de aldi. Bunlardan biri de en iyi film oduluydu. Filmi odul torenlerinin odugu hafta izledim. Oyuncularin cogunu sevmeme, yonetmen Martin Scorsese'nin en iyi yonetmen odulunu almasini istememe ragmen, nedense en iyi film secilmesine pek sevinemedim. Gerci yalan olmasin, odul torenini izlerken, Jack Nicholson "The Departed" deyince alkisladim ve dahi gozlerim yasardi ama bu buyuk oranda Marty ve Leo icindi.

Film, Massachusetts State Police calisanlari ve bazilarinin Boston'daki Irlandali mafya babasi Costello ile olan iliskisini ele aliyor. Billy Costigan (Leonardo DiCaprio), ailesinden bazi uyelerin Costello icin calistigi, ama babasi namuslu bir yasam surmus, kendisi de polis olmak isteyen ama bir turlu geldigi ailenin, ya da yetistigi cevrenin etkisinden kurtulamamis bir polis. Colin Sullivan (Matt Damon) ise kucuk yastan beri Costello'yla bagi olan ve onun polisin icinde kullandigi kostebegi. One gecmek, daha ileri gitmek icin herseyi yapan kirli polis. Film Colin'in karakteri ve Billy arasinda bir kovalamaca seklinde geciyor. Costello'yu Jack Nicholson oynuyor. Filmde bu isimler haricinde yine buyuk aktorler var : Martin Sheen, Mark Wahlberg, Alec Baldwin.

Oncelikle filmde sevdigim bazi seyler var, onlara degineyim. Bence muzikler cok guzeldi. Boston aksani da kulagima cok hos geldi. Oyunculuk olarak Leo, Jack ve Alec bence cok guzel is cikarmislar. Mark Wahlberg'i normalde sevmeme ragmen bu filmde iyi bulmadim, yardimci oyuncu Oscarina da aday gosterildi(almadi ama) anlayabilmis degilim. Onun disinda yonetmenlik olarak Martin Scorsese'nin en iyi filmi olmamasina ragmen bence guzeldi, degisikti.

Konunun detaylarina girmeden filmi neden cok sevmedigimi soylemek istiyorum. Bir kere cok uzundu. Konu belki bunu gerektirdi ama film cok uzundu. Filmin editi de boluk porcuktu, cok hizli aktigi ve bir suru isim oldugu icin bazi yerlerde takip etmek zor oldu. Iyi ki sinema da degil de evde DVD'de altyazili olarak izlemisiz. Ikincisi, cok fazla kufur vardi. Amerikan filmlerinin bir ozelligi bu ama bana gereksiz geldi. Gerci bu film icin belki hosgorulebilir ne de olsa polis-mafya. Onlardan kibar konusma beklenemez. Psikatrist kadini oynayan oyuncu basta olmak uzere, karakter gelisimi yoktu filmde. Filmi icinde olan insanlari sevdiginiz icin izliyorsunuz biraz, yoksa karakterlerine dahil pek bir fikir olusmuyor (Leo haric :)). Ucuncusu, bence bu senenin en iyi filmi degildi, ama ne oldu, cogu insanin izledigi bir filmdi, ayni kategoride yarisan filmlere nazaran daha genis bir kitleye hitap etti v.s...

Velhasil, The Departed muthis bir film degil. Izlenir mi izlenir. Martin ve Leo'nun uzerinde calistigi filmler arasinda suana kadar izledigim en kotusu bence.

Son soz olarak diyorum ki vaktiniz varsa izleyin, izleyemezseniz hayiflanmayin...

Iyi seyirler!

3 comments:

torkunc said...

Caprio yakışıklı jön olmaktan sıyrılalı epey oldu galiba; Scorcese yeni De Niro'sunu buldu sanırım...

Sera said...

ben de tam tersini düşünüyorum. Martin ve Leo'nun üzerinde çalıştığı en iyi filmdi.
ama ben de evde izledim ve dediğine katılıyorum bi anlamda. sinemada izleseydim sıkılırdım belki.

farelzan said...

Torkunc, yorumuna katiliyorum. Bu ikiliden cok daha guzel filmler gorucez gibi geliyor bana.
Sera, ben Aviator'u daha cok begenmistim (cok uzun olmasina ragmen Howard Hughes'u portre edisi cok dogruydu). Gangs of New York'ta da Daniel-Day Lewis'in oyunculugu Leo'nun onundeydi ama film konu itibariyle guzeldi.

muhabbetle